İnsanın ekosisteme müdahalesi olmadan,
doğanın kendi dengesini
sürdürebilmesi çok önemli

SU OLMADAN YAŞAM OLMAZ!

 

Sulak alanlar yaşamsal önem taşıyan habitatlardan birisidir. Sulak alanlar suyun toprak ile buluştuğu yerde oluşurlar, kara ve su arasındaki bağı sağlarlar. Bataklıklar, haliçler, tuzlalar, göl veya deniz kıyıları, nehir ağzındaki deltalar ve su altında kalan alçak alanlar Akdeniz bölgesinde sulak alanlara örnek olarak gösterilebilir.

 

Her ülkede ve her iklim bölgesinde bulunabilmektedirler. Dünya yüzeyinin az bir bölümünü kaplamalarına rağmen varlıkları çok önemlidir. Topraklarımızın atardamarları olarak düşünebiliriz. Dünya Yaban Hayatı Fonu’nun raporlarına göre gezegenimizdeki sulak alanların %50’si son 100 yıl içinde yok olmuş durumda. Güncel verilere göre dünya genelinde sulak alanlar yeryüzünün yaklaşık %7’sini oluşturmakta.

 

Alaçatı Sulak Alanı bu önemli ekosistemin bir parçasıdır.

Sulak Alanlar
Neden
Önemli?

Neden Sulak Alanlar

Sulak alanlar;

  • Çevreye yararları ve işlevleri açısından doğadaki en verimli ekosistemlerden biri olarak kabul edilmektedir.
  • Biyolojik çeşitlilikleri ile oluşturdukları yaşam ağı sayesinde sayısız canlıya kaynak sağlarken aynı zamanda bu canlıların üremeleri ve korunmaları için de öncelikli alanlardan biri olarak öne çıkarlar.
  • Doğanın arıtma sistemleridir. Suyu olumsuz etkileyen maddeleri kendi içlerine çekerek su kaynaklarımızı temiz tutarken, sel sularının depolanması, yeraltı sularını beslenmesi ve taban suyunun dengelenmesi; sulak alanların su sistemi üzerindeki koruyucu niteliklerinden sadece bir kaçıdır. 
  • Başta su kuşları olmak üzere pek çok çeşit bitki ve hayvan türü için önem taşıdığı gibi; ekonomik, sosyal gelişimde olduğu kadar eko-turizm amaçlı faaliyetler açısından da değerlendirilebilecek önemli bir potansiyeldir.

Sulak Alanlar
Neden Tehdit
Altında?

  • Kurutma faaliyetleri – Plansız su altyapı projeleri
  • Yapılaşma baskıları
  • Yasak avcılık ve balıkçılık
  • Otoyol ve köprüler gibi büyük ölçekli altyapı projeleri,
  • Kentsel, endüstriyel ve tarımsal atıklar,
  • Taş ocakları ve madencilik gibi faaliyetler,
  • Tarım alanında kullanılan kimyasallar,
  • Küresel iklim değişikliği sulak alanların karşı karşıya olduğu tehditlerin başında gelmektedir.